“`html
Anayasa Mahkemesi’nden kritik bir iptal kararı: “Örgüt adına suç işleme” kuralı tekrar iptal edildi!
Anayasa Mahkemesi (AYM), 2023’de anayasaya aykırı bularak iptal ettiği, ancak 8. Yargı Paketi ile tekrar düzenleme yapılmasına rağmen “örgüt adına suç işleme” maddesini bir kez daha iptal etti. Böylece, “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemeyi” içeren düzenleme, ikinci kez hukuken geçersiz oldu. AYM, ayrıca “devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar” bağlamında 5 yıldan 10 yıl hapis cezası öngören benzer bir düzenlemeyi de anayasa ile çelişkili buldu. Yüksek Mahkeme, mevcut düzenlemelerin kanunilik şartını taşımadığını belirterek, TBMM’yi Anayasa Mahkemesi’nin iptaliyle ilgili tespitleri dikkate almamakla eleştirdi.
Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 220. maddesinin 6. fıkrasında yer alan “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılır. Örgüte üye olmak suçundan dolayı verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir. Bu fıkra hükmü sadece silahlı örgütler hakkında uygulanır.” düzenlemesi, 2023’te Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir.
AYM’den önem taşıyan karar: “Örgüt adına suç işleyip üyesi gibi ceza alan” düzenlemesi iptal edildi!
AYM, “somut gerekçeler olmalı” vurgusuyla birlikte “örgüt adına” teriminin belirsizliğine dikkat çekerek, iptal ettiği “örgüt adına suç işleme” fiilinin 8. Yargı Paketi ile TCK 220. Madde 6. fıkrasında bağımsız bir suç olarak düzenlendiğini açıkladı.
Yeni düzenlemede neler yer alıyor?
İptal edilen “örgüt adına suç işleme” kuralına ilişkin yeni düzenleme, 2 Mart 2024’te Meclis’ten geçmiş ve 12 Mart 2024’te Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Buna göre, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği” iddia edilen bir kişi, 2 yıl 6 aydan 6 yıla kadar hapis cezası alacak; suçun niteliğine göre ceza yarı oranında indirilebilecektir. Yeni düzenlemede şöyle bir ifade yer almaktadır: “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca iki yıl altı aydan altı yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. İşlenen suçun niteliğine göre verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir. Bu fıkra hükmü sadece silahlı örgütler hakkında uygulanır.”
TCK’nın “devletin güvenliğine karşı suçlar ile anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar” içerisinde “silahlı örgüt” maddesini düzenleyen 314. maddesine eklenen bir fıkra ile birlikte kişi, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabilecektir.
8. Yargı Paketi, Resmi Gazete’de yayımlandı: AYM’nin iptal ettiği ‘örgüt adına suç işleme’ fiiliyle ilgili yeni düzenleme yürürlüğe girdi!
AYM: İptal edilenle içerik ve kapsam açısından aynı
AYM, başvuruları değerlendirerek, düzenlemelerin Anayasa’ya aykırı olduğuna hükmetmiştir. AYM, yaptığı incelemede; “Anılan değişiklikle birlikte kurallarla örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme eylemlerinin bağımsız suçlar olarak düzenlendiği, ancak iptal kararıyla ilgili unsurların içerik ve kapsam açısından benzer kaldığı” şeklinde bir değerlendirme yapmıştır.
AYM’den TBMM’ye uyarı: Tespitler göz ardı edildi!
AYM, TBMM’nin anayasa iptal kararındaki tespitler doğrultusunda temel hak ve özgürlüklere yönelik bir düzenleme yapmadığını vurguladı ve “Bu sebeple kuralların iptal edilen hükümle aynı sonuçları doğurma ihtimali açıktır. Bu kapsamda, kurallarda yer alan ‘örgüt adına işleme’ ifadesinin belirsiz olduğu ve düzenlemelerin kanunilik şartlarını taşımadığı sonucuna ulaşılmıştır.” ifadesini kullandı.
Yeniden düzenleme için TBMM’ye 6 aylık süre verildi
Yüksek Mahkeme kararında, “Eğer bu suça yer verilecekse, Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki tespitlerin dikkate alınarak yeniden bir düzenleme yapılması zorunludur.” diyerek TBMM’ye 6 ay süre tanımıştır.
Böylece AYM, 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin 2/3/2024 tarihli ve 7499 sayılı Kanun’un 10. maddesiyle değiştirilen 6. fıkrasının birinci, ikinci ve üçüncü cümleleri ile TCK’nın 314. maddesine 7499 sayılı Kanun’un 11. maddesiyle eklenen 3. fıkranın birinci ve ikinci cümlelerini iptal etmiştir. Yüksek Mahkeme, TBMM’nin 6 ay içinde bir yenilik yapması gerektiğini vurgulamaktadır.
İptal edilen kurallar nelerdi?
-“Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca iki yıl altı aydan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İşlenen suçun niteliğine göre verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir. Bu fıkra sadece silahlı örgütler için geçerlidir.”
-“Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İşlenen suçun niteliğine göre verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.”
AYM ilk iptal kararında hangi gerekçelere yer vermişti? “Örgüt üyelerine göre daha ağır cezalarla karşılaşıyorlar” Bu şekilde bir ceza alan kişilerin “örgüte üye oldukları” kanıtlanamadığı halde, örgüt üyesi kabul edilenlerden daha sert bir şekilde cezalandırıldığını ifade eden AYM, şu şekilde devam etti: “Bu durumda, bir kişinin silahlı örgütle bağlantısı bulunduğu iddia edilerek hapis cezasına çarptırılması, örgüt ile ilişkisi açıkça ortaya konulmadan gerçekleşmekte ve bu durum, örgüt adına suç işleyen kişilerin örgüt üyelerine göre daha fazla hapis cezası almasına yol açmaktadır.” “Örgüt adına” kavramının belirsizliği AYM, “örgüt adına” ifadesinin belirsizliğine de dikkat çekerek, bu belirsizliğin ifade özgürlüğü gibi hakları etkileyebileceğini kaydetti. AYM, “Kuralın, temel hakla ilişkisi olmayan suçlar açısından da uygulanabilir olmasıyla birlikte, eğer işlenen suç temel hakların kullanımı ile ilgiliyse, örgüt adına kavramının belirsizliğinden kaynaklanan geniş yorum, ifade özgürlüğü ve toplantı özgürlüğü üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır.” dedi. “Ağır bir suçtan cezalandırılıyorlar; kamu otoritesinin keyfi uygulamalarına da açık” AYM, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlenmesi” durumunda farklı bir ceza yaptırımının öngörülmesi gerektiğini belirtmekle birlikte, herhangi bir somut delil olmadan ve katkısı dikkate alınmadan kişilerin “örgüte üye olmak” suçundan nehiyete ekranarak haklarında daha ağır yaptırımlar uygulanmasının sorunlu olduğunu söyledi ve şunları ekledi: “Belirli ağırlıktaki suçların örgüt adına işlenmesi halinde ceza yaptırımı ile ilgili farklı bir düzenleme yapılması mümkündür. Ancak itiraz edilen kural, örgüt üyeliğine dair somut bir delil olmaksızın, işlenen suçun doğasına ve ağırlığına göre nasıl bir katkı sunduğu dikkate alınmadan geniş yorum yapılabilmektedir. Bu nedenle, bu kuralın kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına açık olduğu ve öngörülebilir nitelikte olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.” |
“`